Gaziantep coğrafi ve tarihi bakımdan beklediğimden çok daha büyük bir şehirmiş...
Resimdeki yüz ,Dünya'nın ikinci büyük mozaik müzesi olan Gaziantep Zeugma Müzesinde sergilenmektedir. Hakkında çok fazla veri olmadığından Çingene kızı Menad olarak adlandırılmıştır.Aynı zamanda bu figürün saç, göz ve burun yapısına bakarak Büyük İskender'e ait olduğunu iddia eden pek çok arkeolog bulunmaktadır.Nereye giderseniz gidin sizi gözleriyle takip etmektedir.
Antep'in simgelerinden biridir.
Daha önce Ankara'nın doğusuna geçmemiş biri olarak, bu şehrin mimarisinden, tarihinden ,iklimi gibi sıcak insanlarından ve lezzetlerinden çok etkilendim.
Yeni Antep alabildiğine ihtişamlı iken ,büyük avlulu taş evlerin bulunduğu eski Antep bir o kadar otantik...
Türkiye'nin en büyük,Avrupa'nın üçüncü ve Dünya'nın dördüncü büyük doğal hayvanat bahçesinin bu şehirde olduğunu,
Türkiye'nin hala yaşanılan en eski kenti olduğunu,
Roma döneminden kalma dünyaca ünlü mozaiklere sahip olduğunu,
Zamanın en önemli ticaret merkezlerinden biri olan Gaziantep'in hem Baharat hem de İpek yolu üzerinde olduğunu,
Tarihi taş evlerinin hayat adı verilen avluları ve güvercinlik denilen büyük terasları olduğunu,
Sabahları gün ışımaya başladığında Anteplilerin beyran çorbası ve cağırtlak (ciğer) kebabı ile kahvaltı ettiklerini,
Bakır işçiliğinin 500 yıllık bir geçmişe dayandığını ,
Bakırcılığın yanı sıra sedef kakmacılığı ,aba dokumacılığı ve Antep işi denilen el işleri ile ünlü olduğunu,
Muhteşem kebapları, baklavası, Antep fıstığı, lahmacunu, sumak, zahter ile pul biberi, fıstık ezmesi, muska tatlısı, kadayıfı, zeytin kırması, bol fıstıklı katmeri,
yuvarlama çorbası, nar ekşisi, kuru dolması, domates ve biber salçası beyranı, ciğeri, şalgam suyu , yöresel adı ile urmudut ve meyankökü şerbeti ile eşsiz bir mutfağı olduğunu
Biliyor muydunuz?
Ben bilmiyordum ,bu gezi sayesinde öğrendim.
Eksiklerim varsa ki mutlaka vardır ,yorumlarınızla tamamlayabilirsiniz.
Merakla bekliyorum.